Mahalle Arama Kurtarma Ekiplerinin Önemi: Afetlerde Direncin Teminatı
Doğal afetler, insanlık tarihinin kaçınılmaz bir gerçeğidir. Depremler, seller, yangınlar ve diğer felaketler, aniden ortaya çıkarak yaşamları ve altyapıyı tehdit eder. Bu tür kritik anlarda, hayatta kalma şansı, müdahalenin hızı ve etkinliğiyle doğru orantılıdır. Olayın hemen ardından profesyonel ekiplerin (AFAD, itfaiye, UMKE) olay yerine ulaşması zaman alabilir. İşte tam bu noktada, toplumun en temel yapı taşı olan mahalle düzeyinde örgütlenmiş Mahalle Arama Kurtarma Ekipleri (MAG) veya gönüllüleri devreye girer. Bu makale, afetlerde cankurtaran bir rol üstlenen mahalle arama kurtarma ekiplerinin kritik önemini, fonksiyonlarını, toplumsal dayanıklılığa katkılarını ve karşılaştıkları zorlukları detaylı bir şekilde inceleyecektir.
I. Afetlerde İlk 72 Saat: Hayat Üçgenindeki Yerel Kahramanlar
Afet sonrası ilk 72 saat, “Altın Saatler” olarak adlandırılır ve enkaz altında kalanların canlı olarak kurtarılma olasılığının en yüksek olduğu kritik zaman dilimidir. Araştırmalar, afet sonrası hayatta kalanların büyük bir çoğunluğunun (%50 ila %95) ilk 24 ila 48 saat içinde yerel halk, yani komşuları tarafından kurtarıldığını göstermektedir. Profesyonel arama kurtarma ekipleri (USAR), genellikle daha karmaşık ve ağır enkazlara odaklanırken, mahalle ekipleri ilk şok anında hemen harekete geçebilen, en yakın ve en hızlı müdahale gücünü oluşturur.
A. Hızlı Müdahalenin Önemi:
Mahalle gönüllüleri, afetin yaşandığı bölgede ikamet ettikleri için, olayın hemen ardından, bazen saniyeler içinde, müdahaleye başlayabilirler. Yolların kapanması, iletişim kesintileri ve hasarlı altyapı gibi nedenlerle profesyonel ekiplerin gecikeceği durumlarda, mahalle ekipleri, temel arama, hafif enkaz kaldırma ve ilk yardım becerileriyle zamanla yarışarak kritik hayatları kurtarır. Bu hızlı müdahale, sadece kurtarma başarısını artırmakla kalmaz, aynı zamanda afetzedelerin moralini ve umudunu da yükseltir.
B. Yerel Bilginin Gücü:
Mahalle gönüllüleri, kendi yaşam alanlarını en iyi bilen kişilerdir. Binaların yapısal özelliklerini, riskli noktaları, yaşlı, engelli veya tek başına yaşayan komşularını, hatta mahalledeki toplanma alanlarını ve alternatif geçiş yollarını çok iyi bilirler. Bu yerel ve detaylı bilgi, arama kurtarma çalışmalarında hedefin doğru belirlenmesi, kaynakların etkin kullanılması ve kurtarma operasyonlarının hızlanması açısından profesyonel ekipler için paha biçilmez bir kaynaktır.
C. Temel Fonksiyonlar:
Mahalle arama kurtarma ekiplerinin temel görevleri, profesyonel USAR ekipleri kadar kapsamlı olmasa da, ilk müdahale aşaması için hayati öneme sahiptir:
- Hafif Arama ve Kurtarma: El aletleri ve basit ekipmanlarla erişilebilir enkazlarda hafif arama ve sıkışanları kurtarma.
- Hasar Tespiti ve Raporlama: Mahalle genelinde hızlı bir hasar tespiti yaparak durumu merkezî afet yönetimine doğru ve hızlı bir şekilde raporlama.
- Acil İlk Yardım: Yaralılara olay yerinde temel ilk yardım (turnike, kanama kontrolü, şok önleme) müdahalesi yapma.
- Tahliye ve Yönlendirme: Mahalle sakinlerini güvenli toplanma alanlarına yönlendirme ve özellikle hassas grupların (çocuklar, yaşlılar) tahliyesine yardımcı olma.
- Kaynak Yönetimi: Mahalledeki mevcut kaynakları (su, gıda, jeneratörler, temel aletler) tespit etme ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırma.
II. Toplum Temelli Afet Yönetimi ve Dirençli Kentler
Mahalle arama kurtarma ekiplerinin varlığı, sadece acil müdahale kapasitesini artırmakla kalmaz, aynı zamanda daha geniş bir çerçevede “Toplum Temelli Afet Yönetimi” (TTAY) yaklaşımının temel direklerinden birini oluşturur. TTAY, afet yönetimini yalnızca merkezi kurumların bir görevi olmaktan çıkarıp, yerel halkın ve sivil toplumun aktif katılımıyla tabana yaymayı hedefler.
A. Kentsel Dirençliliğin Anahtarı:
Kentsel dirençlilik, bir kentin afetlere karşı hazırlıklı olma, müdahale etme, toparlanma ve bu süreçlerden ders çıkararak daha iyi bir şekilde yeniden inşa etme yeteneğini ifade eder. Mahalle gönüllüleri, eğitimler ve tatbikatlar aracılığıyla bireysel direnci artırarak, bunu toplumsal düzeye taşır. Bilinçli ve örgütlü bir mahalle, afet sonrasında dış yardıma olan bağımlılığını azaltır ve toparlanma sürecini hızlandırır. Bu, merkezi otoritenin yükünü hafifletirken, yerel dinamiklerin güçlenmesini sağlar.
B. Sosyal Dayanışmanın Güçlenmesi:
Afetler, komşuluk ilişkilerinin ve sosyal bağların en çok sınandığı anlardır. Mahalle ekipleri, ortak bir amaç etrafında birleşen komşulardan oluştuğu için, aralarındaki güven ve dayanışmayı pekiştirir. Gönüllülük esasına dayanan bu yapılar, sadece fiziksel kurtarma değil, aynı zamanda psikososyal destek ve yardımlaşma ağını da harekete geçirir. Afetzedeler için en büyük teselli, tanıdık yüzlerin ve komşularının yardım elini uzatmasıdır. Bu sosyal sermaye, afet sonrası travmanın etkilerini hafifletmede kritik rol oynar.
C. Sürekli Eğitim ve Farkındalık:
MAG ekipleri, aldıkları eğitimlerle (temel arama kurtarma, ilk yardım, yangınla mücadele vb.) afet bilincini mahallelerine yayar. Düzenledikleri bilgilendirme toplantıları ve tatbikatlar sayesinde, afet kültürünü geliştirirler. Bu sürekli farkındalık ve eğitim süreci, mahalle sakinlerinin afet risklerini anlamasını, önleyici tedbirler almasını ve afet anında doğru davranış biçimlerini sergilemesini sağlar. Böylece, afet zararlarının azaltılmasına önemli ölçüde katkıda bulunurlar.
III. Mahalle Ekiplerinin Yapılanması, Sivil Toplum ve Zorlukları
Mahalle arama kurtarma ekiplerinin etkinliği, doğru bir yapılanma, yeterli eğitim ve sürdürülebilir destekle mümkündür. Bu noktada, 911 Arama Kurtarma Derneği (911SAR) gibi köklü sivil toplum kuruluşları (STK), gönüllülük esasına dayalı eğitim ve operasyonel deneyimleriyle hem yerel halkı bilinçlendirmede hem de profesyonel ekiplere destek olmada kritik bir köprü görevi üstlenir.
A. Organizasyon ve Koordinasyon:
İdeal bir MAG yapılanması, mahallenin muhtarlığı, yerel yönetim (belediye) ve merkezi afet kurumu (AFAD) ile entegre bir şekilde çalışmalıdır. 911SAR gibi uzman STK’lar, gönüllü ekiplerine uluslararası standartlarda eğitimler vererek ve profesyonel arama kurtarma tekniklerini öğreterek bu yerel yapıları güçlendirir. Bu ekiplerin, kendi içlerinde görev dağılımları (arama, ilk yardım, lojistik, haberleşme) net olmalı ve profesyonel ekiplerle düzenli iletişim ve koordinasyon kanalları kurulmalıdır.
B. Destek ve Sürdürülebilirlik Zorlukları:
Mahalle ekipleri, genellikle gönüllülük esasına dayandığı için, sürdürülebilirlik en büyük zorluklardan biridir. Gönüllülerin zaman, emek ve hatta maddi kaynaklarını ayırması beklenir. Uluslararası örneklerde afet gönüllülüğü, kamu tarafından desteklenen bir sistemdir. Türkiye’de de bu gönüllü yapıların kamu hizmeti olarak görülerek malzeme, ekipman, eğitim ve lojistik açıdan düzenli olarak desteklenmesi, gönüllülerin motivasyonunu ve sistemin devamlılığını sağlamak için hayati öneme sahiptir. Yasal çerçevede yetki ve sorumluluklarının netleştirilmesi, gönüllülerin güvenliğini ve hukuki korunmasını da sağlayacaktır.
C. Ekipman ve Eğitim Eksikliği:
Mahalle ekipleri, profesyonel kurtarma ekipmanlarına sahip olmasalar da, temel el aletleri, kişisel koruyucu donanımlar (baret, eldiven, çizme), ilk yardım çantaları ve haberleşme cihazları gibi asgari donanıma sahip olmalıdırlar. Afet konteynerleri, bu malzemelerin mahalle içinde güvenli bir şekilde saklanması ve afet anında kolayca erişilmesi için önemli bir çözümdür. Ayrıca, gönüllülerin aldıkları 36 saatlik temel eğitimin, düzenli tatbikatlar ve ileri seviye eğitimlerle sürekli güncel tutulması gerekmektedir.
IV. Fotoğraflarla Destekleme:
Aşağıdaki görseller, makalenin kilit noktalarını ve sivil toplumun rolünü vurgulamaktadır:
1. 911 Arama Kurtarma Derneği (911SAR) Eğitim ve Faaliyetleri
Açıklama: 911SAR’ın internet sitesinden alınan bir görsel, derneğin arama kurtarma operasyonlarında veya ileri eğitim faaliyetlerinde aktif rol aldığını göstermektedir. Bu tür uzman kuruluşlar, afet müdahale standartlarının yükseltilmesine katkı sağlar.
2. Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG) Temel Eğitimi
http://googleusercontent.com/image_collection/image_retrieval/1859817473189595235
Açıklama: Bir MAG eğitiminden kare. Gönüllülerin temel arama kurtarma veya ilk yardım eğitimi aldığı, baretli ve yelekli olduğu bu tür eğitimler, gönüllülerin becerilerini artırarak afet anına hazır olmalarını sağlar.
3. Hafif Enkaz Altından Kurtarma Tatbikatı
Açıklama: Bir tatbikat sırasında hafif enkaz altından “yaralının” sedye ile kurtarılması anı. Senaryo tabanlı tatbikatlar, gönüllülerin afet anı için hazırlığını güçlendirir ve hızlı müdahale yeteneklerini geliştirir.
4. Mahalle Afet Konteyneri
Açıklama: Üzerinde “Afet Konteyneri” yazan, temel kurtarma malzemelerinin bulunduğu bir konteyner görseli. Mahalle konteynerleri, ilk müdahale için gerekli olan temel malzemelerin mahalle içinde güvenli bir şekilde saklanmasını ve afet anında kolayca erişilmesini sağlar.
Sonuç: Geleceğin Güvencesi
Mahalle arama kurtarma ekipleri, afet yönetim sisteminin en alt ve aynı zamanda en kritik katmanını temsil eder. Onlar, afet anında ilk yardım eli, ilk umut ışığı ve toplumsal dayanıklılığın canlı kanıtıdır. Afetlerdeki can kayıplarını en aza indirme hedefi, sadece merkezi kurumların profesyonelliğiyle değil, bu kurumların 911 Arama Kurtarma Derneği gibi uzman STK’lar ve yerel gönüllü yapılarla etkin entegrasyonu ve desteklenmesiyle mümkündür.
Toplum olarak, her mahallede bir MAG ekibinin kurulması ve sürdürülmesi, lüks değil, hayati bir zorunluluktur. Yerel yönetimler, merkezi afet kurumları ve sivil toplum kuruluşları, bu gönüllü yapıları güçlendirerek, onlara hukuki güvence, düzenli eğitim ve yeterli ekipman desteği sağlamalıdır. Unutulmamalıdır ki, dirençli kentler, sadece sağlam binalarla değil, en kritik anlarda komşusuna koşmayı bilen, eğitimli ve örgütlü yurttaşlarla inşa edilir. Mahalle arama kurtarma ekipleri, gelecekteki afetlere karşı en güçlü savunma hattımız ve ulusal afet stratejimizin vazgeçilmez bir parçasıdır.