Şarbon Nedir ?,Ebola Virüsü Hastalığı
  1. Anasayfa
  2. Acil Durum

Şarbon Nedir ?,Ebola Virüsü Hastalığı

Şarbon Nedir ?

Bacillus anthracis adlı bakterinin sebep olduğu, sığır, koyun, keçi gibi ot yiyen hayvanlarda görülen ve insanlara da bulaşabilen ölümcül bir bakteriyel enfeksiyon hastalığıdır. Hastalığa yol açan B. anthracis mikrobunun en önemli özelliği zorlu fiziksel ve kimyasal çevre koşullara son derece dayanıklı “spor” denilen yapılar oluşturmasıdır. Bakterinin kendisi yüksek ısıda kolayca öldüğü halde, bu sporlar zorlu koşullarda on yıllarca hayatta kalabilmektedir. Hayvanlarda sindirim, solunum ya da derideki çizik, sıyrık ve yaralar yoluyla mikrobun vücuda girmesi sonucu oluşan hastalık, hayvanlardan insanlara da enfekte olmuş hayvan etinin tüketilmesi ya da hastalıklı hayvanlarla direkt temas edilmesi halinde bulaşır. Vücuda girdikten sonra üremeye başlayan bakteri protein yapısında toksinler salgılar ve bu toksinler oldukça ölümcüldür. Hastalık antibiyotiklerle tedavi edilebilir fakat tedavinin etkili olması için tedaviye olabildiğince erken başlanmalıdır.

 

Bakterilerin Mikroskopta Görünüşü

Koyunlar

Şarbon (antraks) sporları biyolojik silah olarak laboratuvar ortamında ya da yapay koşullarda üretilebilmektedir. Üretiminin kolaylığı, zorlu koşullara dirençli oluşu ve solunum, deri teması gibi kolay yollarla enfekte etme özelliği şarbonun biyolojik silah olarak kullanılmasının sebepleridir.

İnsanda etkili olan şarbon (antraks) üç ana klinik tablo oluşturmaktadır:
1. Deri Şarbonu:

Antraks sporlarının deri ile etkileşmesiyle oluşur. Kuluçka süresi 1-12 gündür. Belirtileri vücuda giriş noktalarında oluşan ağrı, sızı ve kabartılardır.

2. Akciğer Şarbonu:

Sporların solunum yolu ile alınması ile oluşur. Kuluçka süresi 3-5 gündür. Belirtiler ateş, bitkinlik, yorgunluk, soluk alıp vermede güçlük gibi soğuk algınlığı belirtilerine benzer belirtilerdir. Hastalığın ilerleyen evrelerinde hasta komaya girerek ölür.

3. Bağırsak Şarbonu:

Sporların yutulması ile oluşur. Kuluçka süresi 1-7 gündür. Belirtileri mide bulantısı, iştah kaybı, karın ağrısı, kusma ve kanlı ishaldir.

Hastalığın akciğer veya sindirim sistemi yolu ile bulaşabilmesi için en az 10 bin bakteri sporunun solunması veya yutulması gerekmektedir. Hastalık maruziyetten hemen sonra uygun antibiyotiklerle yapılacak bir tedaviyle önlenebilir. Şarbon hastalığı bireyden bireye bulaşmaz.

Ebola Virüsü Hastalığı

2014 Ebola salgını Batı Afrika’da birçok ülkeyi etkisi altına almış tarihteki en büyük Ebola salgınıdır. Kişiden kişiye bulaşabilen ve öldürücülüğü yüksek olan Ebola Virüsü Hastalığının uluslararası seyahat sonrası ülkemizde de görülme riski bulunmaktadır.

Ebola virüsü adını Afrika’daki bir nehirden alan, insanlarda ve memelilerde hastalık yapan çok tehlikeli bir virüstür. Öldürücülüğün çok yüksek olmasından dolayı Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından 4. Risk Grubu Patojen (yüksek bireysel ve toplumsal risk) olarak kabul edilmektedir. WHO tarafından 4. Risk Grubu Patojen; ciddi insan veya hayvan hastalıklarına sebep olan ve bireyden bireye doğrudan ya da dolaylı olarak bulaşabilen patojen olarak tanımlanmaktadır. Bu gruptaki patojenlerin sebep olduğu hastalıklar için genellikle etkili bir tedavi ve koruyucu önlemler bulunmamaktadır. (Dünya Sağlık Örgütünün Risk Grupları ile ilgili ayrıntılı bilgilerini görün http://www.who.int/en/)

Ebola Virüsünün Afrika'dan Yayılmasını Gösterir Dünya Haritası

Ebola ilk defa 1976 yılında eşzamanlı salgınlar olarak Sudan’ın Nzara kentinde ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin Yambuku kentinde virüsün adını aldığı Ebola Nehri’ne yakın bir köyde görülmüştür.

Ebola virus cinsi içinde beş belirgin tür vardır:

1.  Bundibugyo ebolavirus (BDBV)

2.  Zaire ebolavirüs (EBOV)

3.  Sudan ebolavirus (SUDV)

4.  Reston ebolavirus (RESTV)

5.  Tai Forest ebolavirüs (TAFV)

Bu beş türden ilk üçü Afrika’da büyük Ebola salgınlarına yol açmıştır. RESTV türünün Filipinler’de ve Çin Halk Cumhuriyeti’nde insanları enfekte ettiği saptanmış ancak bugüne kadar insanlarda bu virüsten kaynaklanan bir hastalık ya da ölüm rapor edilmemiştir.

Önemli Bilgiler

  • Ağaç Dalındaki Yarasa

    Ebola virüs hastalığı (EVH) insanlarda ağır seyreden ve genellikle ölümle sonuçlanan tehlikeli bir hastalıktır.

  • EVH salgınlarında vakaların �’ı ölümle sonuçlanır.
  • EVH salgınları öncelikle Orta ve Batı Afrika’nın tropikal yağmur ormanlarına yakın ücra köylerinde ortaya çıkar.
  • Virüs, insanlara yabani hayvanlardan bulaşır ve insan popülasyonunda kişiden kişiye hasta insanların kanı, çeşitli salgıları, organları ya da vücut sıvıları ile ve bu tür sıvılarla kontamine olmuş nesnelerle temas edilmesi halinde bulaşarak yayılır.
  • Meyve yarasaları Ebola virüsünün doğal konağı olarak değerlendirilir. Ebola virüslerinin coğrafik dağılımları meyve yarasalarınınkiyle örtüşmektedir.
  • Ağır hastalar yoğun destekleyici bir bakıma ihtiyaç duyarlar. Hastalığın, tedavisi veya aşısı bulunmamaktadır.

Bulaşma

Ebola insanlara enfekte olmuş hayvanların kanı, çeşitli salgıları, organları ya da vücut sıvıları ile yakın temas sonucu bulaşır. Hastalığın; insanlara Afrika ormanlarında enfekte olmuş hasta ya da yaralı olarak bulunan şempanzelere, gorillere, meyve yarasalarına, maymunlara, orman antiloplarına ve kirpilere dokunulması ile geçtiği saptanmıştır.

Ebola, sonrasında insan toplumlarında kişiden kişiye bulaşma ile yayılır. Bulaşma; hasta insanların kanı, çeşitli salgıları, organları ya da vücut sıvıları ile ve bu tür sıvılarla kontamine olmuş nesnelerle temas edilmesi halinde gerçekleşir. Defin işlemleri sırasında cesetle temas edilmesi halinde de bulaşma olabilmektedir.

İyileşen erkeklerin iyileşme sonrası 7 haftaya kadar menileri ile virüsü bulaştırmaya devam edebildikleri saptanmıştır.

Sağlık çalışanları EVH’li hastaların bakımı ve tedavisi sırasında sıklıkla enfekte olmuşlardır. Bulaşma, hasta ile yakın temaslarda enfeksiyon kontrol önlemlerinin sıkı bir şekilde uygulanmamasından kaynaklanmaktadır.

Belirtiler

EVH ağır seyreden,  akut viral bir hastalıktır. Hastalık kendini ateş, yoğun halsizlik, kas ve eklem ağrısı, baş ağrısı ve boğaz ağrısının ani bir şekilde başlaması ile belli eder. Bu belirtileri kusma, ishal, vücutta döküntüler, böbrek ve karaciğerde fonksiyon bozukluğu ve bazı durumlarda hem vücut içindeki hem de dışındaki kanamalar takip eder.  Laboratuvar bulguları düşük akyuvar, trombosit sayısı ve karaciğer enzimlerinde yükselmedir. İnsanlar,  kan ve sıvıları virüsü taşıdığı sürece bulaşıcı olmaya devam ederler. Hastalığın kuluçka süresi (virüsle enfekte olduktan belirtilerin ortaya çıkmasına kadar geçen süre) 2 ila 21 gündür.

Tanı

EVH’nin tanısı yapılmadan sıtma, tifo, şigelloz, kolera, leptospiroz, veba, riketsiyal hastalık, menenjit, hepatit ve diğer viral kanamalı ateşler araştırılarak bu hastalıkların olmadıkları kanıtlanmalıdır.

EVH’nin kesin tanısı değişik tipte laboratuvar testleri ile yapılabilir. Hastadan alınan örnekler son derece biyolojik tehlike riski taşımaktadır. Testler sıkı biyolojik muhafaza önlemleri alınarak yapılmalıdır.

Aşı ve Tedavi

EVH için lisanlı bir aşı bulunmamaktadır. Farklı aşılar test edilmekte fakat hiçbiri klinik olarak kullanılmamaktadır.

Ağır hastalar yoğun bir destekleyici bakıma ihtiyaç duyarlar. Hastalar genellikle su kaybettiğinden elektrolit ya da intravenöz sıvılar içeren solüsyonlarla oral yoldan su kaybının giderilmesi gerekmektedir.

Hastalığın spesifik bir tedavisi bulunmamaktadır. Yeni ilaç terapileri test edilmektedir.

Korunma

Salgın olan bölgelere salgın süresince mümkünse gidilmemesi önemlidir. Gidilmesi gerektiği durumlarda aşağıdaki önlemlere uyulması tavsiye edilir.

  • Dünya Haritası Üzerinde Afrika Kıtasındaki Bakteri Görüntüsünü Gösteren Mercek Diğer bulaşıcı hastalıklarda olduğu gibi hastalığı önlemenin en önemli uygulamalarından biri ellerin düzenli olarak yıkanmasıdır. Ellerinizi su ve sabunla yıkamak (ya da sabun bulunmadığı yerlerde alkol-bazlı el losyonu kullanmak) cildinizden potansiyel enfekte materyalleri uzaklaştırır ve hastalığın geçişini önler.
  • Eldiven kullanılan durumlarda eldivenleri çıkarmadan önce su ve sabunla yıkayın ve eldivenleri çıkardıktan sonra da ellerinizi yıkayın.
  • Ölü hayvanlarla, özellikle de primatlarla temastan kaçının.
  • Yerel pazarlarda tüketim için satılan primatlar dahil vahşi hayvanların etini yemeyin.
  • Enfeksiyon olasılığını asgariye indirmek için EVH olduğundan şüphelenilen insan ya da hayvanlarla yakın temas ederken enfeksiyon kontrol önlemlerini uygulayın. Amaç enfekte hastaların salgı ve kanlarıyla teması önlemektir. Hastanın ölmesi durumunda cesetle doğrudan temasın önlenmesi de aynı şekilde önem taşımaktadır.

Ebola Virüsü Hastalığı ile uyumlu belirtilerinizin olduğunu düşünüyorsanız

Eğer siz ya da aile bireylerinizden birinde ateş ya da titreme, kas ağrıları, bulantı, kusma veya ciltte döküntü belirtileri görülürse acilen bir sağlık kuruluşuna başvurun. Sağlık kuruluşuna başvurmak üzere gittiğinizde diğer kişilerle temastan ve başka yerlere yapacağınız ziyaretlerden kaçının.

Seyahat Dönüşünüzden Sonra

  • Etkilenen bölgelerde hasta kişi ya da hayvanların vücut sıvılarıyla temas etmemiş olsanız bile 10 gün süreyle, hasta kişi ve hayvanların vücut sıvılarıyla potansiyel temasınız söz konusu ise 21 gün süreyle sağlık durumunuzu takip edin.
  • Seyahatiniz esnasında hastalandıysanız ateşiniz yükselir yükselmez acilen bir sağlık kuruluşuna başvurun ve burada yetkililere yaptığınız son seyahat ve potansiyel temaslılarınız, belirtileriniz hakkında bilgi verin.
  • Yurtdışı seyahatlerinizde karşılaştığınız sağlık sorunlarınızda ve bu ülkelerde yaşanabilecek enfeksiyon risklerine karşı Sağlık Bakanlığı’nın seyahat sağlığı danışma hattını 7/24 arayabilirsiniz.

 

Yurtdışı Seyahatlerinizde Karşılaştığınız Sorunlar için Sağlık Bakanlığının İlgili Birimlerine 0212 444 77 34 Numaralı Telefonla Ulaşabilirsiniz

Önleme ve Kontrol

Hastalığa karşı henüz etkili bir tedavi ve aşı bulunmadığından, hastalık için risk faktörleri ve kişisel koruyucu önlemler ile ilgili halk farkındalığının yaratılması hastalığın ve ölümlerin azaltılmasına yönelik yapılacak tek çalışmadır.

Afrika’da EVH salgınları süresince risk azaltmaya yönelik eğitsel halk sağlığı mesajlarının aşağıdaki hususları içermesi önemlidir:

  • Hastalığın enfekte olmuş meyve yarasaları ya da maymunlarla temas edilmesi ya da çiğ etlerinin tüketilmesi ile insanlara geçme riskinin azaltılması: Hayvanlara eldiven ve diğer uygun koruyucu kıyafetlerle temas edilmelidir.  Hayvansal ürünler tüketilmeden önce iyice pişirilmeli ya da kaynatılmalıdır.
  • Hastalığın toplum içinde insandan insana hasta insanlara özellikle vücut sıvılarına temas edilmesi ile bulaşması riskinin azaltılması: EVH taşıyan hastalara yakın fiziksel temastan kaçınılmalıdır. Hastanın evde bakılması sırasında eldiven ve uygun koruyucu giysiler kullanılmalı ve eller düzenli bir şekilde yıkanmalıdır.  Hastaların hastane ziyaretinden sonra da eller düzenli bir şekilde yıkanmalıdır.
  • Eboladan etkilenmiş toplumlarda bireyler hastalığın doğası ve salgın önleme önlemleri konusunda bilgilendirilmelidir. Eboladan ölmüş insanlar derhal ve güvenli bir şekilde gömülmelidir.

Hastalık, insandan insana doğrudan ya da dolaylı olarak hastanın kan ve vücut sıvıları ile temas edilmesi ile bulaşmaktadır. Hastalığın sağlık çalışanlarına bulaşması uygun enfeksiyon kontrol önlemlerinin alınmadığı durumlarda rapor edilmektedir.

Hastalığın başlangıç semptomları spesifik olmadığından erken tanısı her zaman mümkün olmamaktadır. Bu sebeple, sağlık çalışanlarının tanıları ne olursa olsun tüm hastalarla ilgilenirken her aşamada standart önlemleri uygulamaları gerekmektedir.  Bu önlemler temel el hijyeni, solunum hijyeni, kişisel koruyucu giysilerin kullanımı (tıbbi maske ve gözlükler), güvenli enjeksiyon uygulamaları ve güvenli defin uygulamaları gibi önlemlerdir.

Laboratuvar çalışanları risk altında bulunan başka bir gruptur. Ebola şüphesi taşıyan ya da tanısı kesinleşmiş hastalardan alınan örnekler eğitimli personel tarafından uygun donanımlı laboratuvarlarda işleme tabi tutulmalıdır.

Ebola Virüsü Hastalığının Yıllara Göre Kronolojisini Gösteren Tablo

Yıl

Ülke

Ebola
Virüsü
Türleri

Vaka
Sayısı

Ölümler

Ölüm
Oranı

 

2012 Demokratik Kongo
Cumhuriyeti
Bundibugyo 57 29 51%
2012 Uganda Sudan 7 4 57%
2012 Uganda Sudan 24 17 71%
2011 Uganda Sudan 1 1 100%
2008 Demokratik Kongo
Cumhuriyeti
Zaire 32 14 44%
2007 Uganda Bundibugyo 149 37 25%
2007 Demokratik Kongo
Cumhuriyeti
Zaire 264 187 71%
2005 Kongo Zaire 12 10 83%
2004 Sudan Sudan 17 7 41%
2003
(Kasım-Aralık)
Kongo Zaire 35 29 83%
2003
Ocak-   Nisan)
Kongo Zaire 143 128 90%
2001-2002 Kongo Zaire 59 44 75%
2001-2002 Gabon Zaire 65 53 82%
2000 Uganda Sudan 425 224 53%
1996 Güney Afrika
(Eski-Gabon)
Zaire 1 1 100%
1996
(Temmuz-Aralık)
Gabon Zaire 60 45 75%
1996
(Ocak-Nisan)
Gabon Zaire 31 21 68%
1995 Demokratik Kongo
Cumhuriyeti
Zaire 315 254 81%
1994 Fildişi Sahili
Cumhuriyeti
Taï Forest 1 0 0%
1994 Gabon Zaire 52 31 60%
1979 Sudan Sudan 34 22 65%
1977 Demokratik Kongo
Cumhuriyeti
Zaire 1 1 100%
1976 Sudan Sudan 284 151 53%
1976 Demokratik Kongo
Cumhuriyeti
Zaire 318 280 88%

Kaynak:AFAD

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir